Stres’in Kitabı !
Geçen yıl okuduğum Dr. Amy Myers’ın `Autoimmune Solution` başlıklı kitabının stres ile ilgili bölümünde sözünü ettiği `Why Zebras Don’t Get Ulcers` (Zebralar Neden Ülser Olmaz) isimli kitap oldukça ilgimi çekmişti. Kitabı kütüphanemizden hemen ödünç aldım. Kitap sanırsam stres hakkında yazılmış en kapsamlı (bilimsel) kitap olmalı.
Kitabın yazarı Dr. Robert Sapolsky dünyanın en iyi üniversiteleri arasında yer alan Stanford Üniversitesinde Nöroloji, Nörobiyoloji Bilimi Profesörü. Ömrünün 30+ yılı aşkın büyük bir bölümünü Stres ile ilgili araştırmalara adamış önemli bir bilim insanı. En etkileyici tarafı da çalışmalarını Standford’daki ofisinde oturarak değil Kenya, Afrika savanasında başta baboon’lar olmak üzere vahşi hayvanları inceleyerek yürütmüş. Bu süreçte eşi ve iki çocuğu da kendisine büyük oranda eşlik etmiş. Youtube’da kendisinin çok güzel konuşmalarına kolaylıkla ulaşabilirsiniz.
ZEBRALAR NEDEN ÜLSER OLMAZ?
Canlılar akut stresle mücadele edebilmek için `Savaş-ya-da-Kaç` (fight or flight response) olarak isimlendirilen `Stres Tepkisi` veriyor. Bu esnada vücuttaki tüm hormonal denge değişiyor ve stres hormonu olarak da isimlendirilen `Kortizol` yükseliyor. Kortizolün fazla yükselmesi ile vücut diğer görevlerini (bağışıklık, iyileşme, üreme vd.) baskılayarak tüm enerjisini hayatta kalabilmek adına kaçmak veya savaşmak için bedene/kaslara yönlendiriyor. Yani özetle stres altında hiçbirşey olması gerektiği gibi çalışmıyor ! Stres süresince beden diğer tüm işlevlerini öncelik olmaktan çıkarıyor.
Dr. Sapolsky Zebraların Savana’da sürekli Aslanlara yem olma tehtidi altında olduğunu ancak buna karşın yaşadıkları ölüm stresinin ise episodik/aralıklı olduğunu gözlemlemiş. Yani Zebralar stresi akut stres olarak yaşıyor ve hayatı tehlikeyi atlattığı andan itibaren her şeyi unutup otlanmaya kaldığı yerden devam edebiliyor. Günümüzde insanlarda ise bu malesef `kronik stres`e dönüşmüş durumda. İnsan sağlığı için en büyük tehditlerden biri kabul edilen `Stres`’in yıkıcı etkisi ise stresin kronik hale gelmesinden kaynaklanıyor.
İnsanlar artık sürekli stres altında (duygusal, fiziksel, finansal, günlük stresler orn.trafik, yetiştirilmesi gereken işler, deadlinelar vb.) Durum böyle olunca da insan bedeni sürekli bir kimyasal hormon havuzu içerisinde marine oluyor. Bu da kişinin genel sağlığını tehdit eden en büyük tehditlerden biri kabul ediliyor.
Bu kitap stresin insan bedeni üzerindeki etkilerini A-Z her yönüyle anlatıyor. Gerçek şu ki iyileşme bir bütün ve sağlıklı beslenme, ancak sağlıklı yaşam alışkanlıkları ve davranış değişiklikleri ile desteklendiği zaman etkili olabiliyor. Yani uzun lafın kısası, stres artık hayatımızın kaçınılmaz bir parçası olduğuna göre genel sağlığımızı korumanın ve iyileşmenin ön koşulu stresi iyi yönetebilmek..!
Kaçamaksız bir sağlıklı beslenme düzeninde benim de en büyük çıkmazim ve sağlığımın altını en çok oyan faktördür `STRES`…Belki bir ara, uygulamakta zorlansam da öğrendiğim `stres yönetim` tekniklerine de ayrıca değinirim.
Bir cevap yazın